CHP Tokat Milletvekili Refik Ahmet Sevengil'in 15 Ağustos 1929 tarihinde Uyanış Dergisi kapağında surmanşetten verilen "Allah'ı da Sultanla birlikte tahttan indirdik." sözü ne kadar da kan dondurucu...
Necip Fazıl: "CHP bir parti değil, Türke dinini, dilini ve özünü kaybettirmeye memur bir katliam müessesesidir." derken çok önemli bir hakikatin altını çiziyordu ta o yıllarda.
Saadetlilerden oy tırtıklayan zihniyet bu işte. Bunlarda değişen bir şey yok. Manzara ortada. Fakat anlatmak zor.
Saadetlilerin bu zihniyetle ittifak kurmasının gerekçesi ne olursa olsun inananlar arasında hiç hoş karşılanmadı. Hep tartışma konusu oldu...Çünkü akıl alır gibi değildi. Aynı kefede yer alsalar da biri dinî, diğer biri ladiniydi.
Rahmetli Erbakan'ın zamanında Ecevit'le olan ittifakını, Resulullah'ın Medine'de Yahudiler'le yaptığı anlaşmayı ve tarihte benzer oluşumları da gerekçe gösterseler yine de bu, yanlış bir işe giriştiklerine mazeret olamazdı. Çünkü hak namına birlik ve beraberliğin adresi belliydi. Buna rağmen bu tür ittifaklara tevessül etmek nifaktan başka bir şey olamazdı.
Peki ne oldu da Saadetliler saadetlerine kast edenlere yelken indirdiler, limanlarına demir attılar?
Bu zihniyetin anlattığı hikaye mi çok inandırıcı oldu, yoksa buna rağmen bunlara destek çıkanlar mı çok saf insanlardı?
Benzeri şeyler masallarda olur sanırdım.
Meğer Saadetlilerle yaşadığımız bu durum masallara bile taş çıkartırmış...
Kimin aklına gelirdi; bir zamanlar gericilik yaftasıyla partilerini kapatanlarla bugün aynı mekana kapanacakları ve kendilerine yobaz diyenlerle aynı masada oturacakları?...
Onlar mı gerici ve yobaz oldu, yoksa Saadetliler mi cağdaş ve laik oldu?
Yoksa onların cami ve Kabe çıkışları Saadetlilere sahici mi geldi?
Ya da Saadetliler seküler anlayışta saadet mi yakaladı?
Genel manzaraya bakılırsa herkes kendi hesabının derdinde; CHP yarım asrı geçkin yenilgi ayıbını örtme, Saadetliler de Erdoğan'dan intikam almanın derdinde.
CHP intikam noktasında Saadetlilerle aynı durumda...Belki de tek ortak noktaları bu intikam gerçeği.
CHP bunun için Saadetlileri yanına çekmekle Erdoğan'dan oy devşirmeyi düşünürken, Saadetliler de CHP ile birleşerek Erdoğan'a hezimet yaşatmanın hayali içindeler...
Bir şeylerin ters gittiği muhakkak. Evdeki hesap çarşıya uymadı; Fatih Erbakan kolları sıvayınca Saadetlilerin içine düştüğü çıkmazın adresi oldu. Beride sıfırın altında minnacık bir oy potansiyeli olan Saadet'e uzmanca yapılan derin hesaplar neticesinde on milletvekili kaptıran CHP, neye uğradını hala anlamış değil.
Saadetliler Erdoğan'ın güya çözemediği bazı dini meseleleri CHP'ye yamanarak çözceğini düşünüp buna inanmışken, CHP Saadet'in sırtına binip nehri geçtikten sonra onlara atacağı tepüğün hesabını bile yapmıştı.
Eee, benzemezler bir aradalarsa ortada bir bit yeniği var demektir. CHP'de her türden bir bit yeniğinin varlığına alışık olsak da Saadet'te bir bit yeniğinin varlığı, rahmetli Erbakan'dan dolayı bize pek muhaldı. Öyle bir zamana geldik ki muhaller hep gerçek oldu. Şaşa kaldığımız zamana bak ki geçmişime kastedenle kastedilen aynı safta ...
Ne yazık ki Saadet hırsının kurbanı oldu, bu belli. Hırs bir kere ruhu istila etmeye dursun; akıl seyahate çıkar, felç biner sırtına tefekkürün, nefs elinde oyuncak olur hasletimiz akıl... Sonra boyunlar elverişli olmaz mı yulara? Başlar, bakmışsın eğilmiş küççücük bir menfaat uğruna...
Buyurun dostlar, işte Saadet'in ahvali;
Sen zannedersin ki bunların hepsi rıza-i bari içindir, okudukları bir ayet ve iki hadislik bir bilgiden hareketle...
Bari İslam'a hizmet etmek içindi tüm bunlar demeselerdi yine gam yemezdik; insanlık halidir, olur bu türden hatalar diye yine çekerdik sineye...
Heyhat, ne mızrak sığdı çuvala, ne de minare gerek duydu kılıfa.
Bir şey mi içirdiler Saadet'e diyesimiz gelse de içeceğimiz belli; o da ya olur bir tas hoşaf, üzüm ile kaysıdan, ya köpüklü ayran ile kahveden, ya da buram buram kokan Rize'nin çayından. Bunlarda bırak kafanın hoşluğu olsa olsa beden için safa, ruh için kuvvet bulunur ancak.
Kim kime çelme attı, kim kimin kuyusunu kazıdı, kim karlı çıktı gibi daha bir çok mevzuu muallakta kalsa da görünen o ki on milletvekili kaptıran CHP'nin sanki tutmadı hesabı...
Şayet hesap tutsaydı Saadet, İslami anlayışa bir saadet getirir miydi bilmeyiz, ancak yiyeceği tepük muhakkaktı.
Akrep, tıynetinden asla vazgeçmez. İyiliği dahi can yakar kötülüğe rahmet okutarak...
Mustafa Salim
23 Mayıs 2023, Ankara