Ah Mescid-i Aksam ah…
Nedir, bu zalimin elinden çektiğin ve Müslümanın biganesinden kahrolduğun…
Bin bir başlı kartalı nasıl taşıyor kanaryan!
Kanayan yarasısın Ümmetin, tıpkı vesayet altında kan ağlayan Kabe gibi, Mescid-i Nebi gibi…
Bak kardeşin Ayasofya’ya… Nasıl da dindi hüznü, kederi; selam gönderiyor sana, tüm muştusuyla. Diren kardeşim Mescid-i Aksa diyor; bak akıyor sana tüm gönüller ve kurtarmaya geliyor seni, ahdetmiş, şehadete müştak ruhları taşıyan şu mümin bedenler.
Şimdiden müjdeler olsun sana bak ne diyor Hz. Ali Efendimiz 1400 sene öncesinden: “Eğer zalim ısrarla zulme devam ediyorsa bil ki sonu yakındır. Eğer mazlum da ısrarla direniyorsa bil ki zafer yakındır.”
Zalimler elbet belasını bulacaklardır, yeter ki mazlumlar direnedursun.
Sen ki medeniyetin merkezi, üç dinin neş’et ettiği kutsi bir mekansın.
Sen ki son Peygamber, Nebimiz Resulullah’ın miracına tanık, ilk kıblemizsin.
Sen ki dünyaya adli ilahi nedir öğreten Ömer’in emaneti, Selahattin Eyyubi’nin hediyesisin.
Sen ki cennet mekan Abdulhamid Han hazretlerinden Siyonizm ağzının salyasından akan talepte pazarlık konusu yapılmış ve mükabilinde? göz kamaştırıcı altın teklifleri karşısında “Biz onu kanımızla aldık, ancak kanla ödenir bedeli” diye haykırılan bir hakikatin sırtlan sürüsüne vurulmuş bir aslan pençesisin.
Kafirin varsa bir hesabı, bizim yok mu sanırlar?
Siyonizme peşkeş çekilen Kudüs’e bigane kalan Suud, BAE, Mısır ve diğerleri boyunlarına takılan yularlar mucibince bulutlara yükselen ulumaları var diye sakın unutmayasın, beride Dünyanın gözü önünde Siyonizm şeytanına çocuk katili diye nara atan, suratına attığı “One Munit” tokadının cihana dalga dalga yayılan sesini.
Hani o bizden görünen zalimlerin, Kudüs’ün İsrail’in başkenti oluşuna,? ABD’nin başkonsolosluğunu buraya taşımasına göz yummaları, kendi ülkelerinde İsrail aleyhine yayın yasağını getirmeleri, ülkemiz aleyhine düşmanlarla işbirliği yapmaları yok mu! İşte bu şenaat arz eden tüm alçaklıklar başlarındaki Batı vesayetli yöneticilerinden kaynaklanıyor. Yoksa İslam coğrafyası sathında yaşayan her müminin gönlünün tahtı ve başının tacısın sen.
Bakın Türk kardeşlerinize…
Nasıl da tek yürek oldu o çektiğin acılar karşısında…
Nasıl da haykırdı bu zulmü tüm dünya insanına…
Resulullah buyurmadı mı, Müslüman O'dur ki, "Dünyanın? öbür? ucunda bir? Müslümanın? ayağına diken batsa, onun acısını ta yüreğinde hisseder.” diye?
Bak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kudüs tüm dünyadır, oradaki Müslümanlar da tüm insanlıktır" diyerek İsrail'in Mescid-i Aksa, Kudüs ve Filistinlilerin evlerine yönelik saldırılarına karşı, İslam ülkeleri ve tüm dünyayı etkili şekilde harekete geçmeye davet etti.
Nasıl ki 2 Ekim 1187 tarihinde bir Cuma günü Kudüs ordusu bu şehri teslim etti ve böylece Mehmed Âkif Ersoy’un “Şark’ın en sevgili sultanı” diye nitelendirdiği Selahaddin Eyyubi 88 yıl süren Hıristiyan egemenliğine son verdiyse, biz de 1. Dünya savaşıyla Kudüs’ü eline geçen Yahudilerin buradaki 104 yıllık hâkimiyetlerine son vereceğiz.
Bak, kınamalar dönemi bitti, müdahale dönemi başladı diyor kardeşlerin biz Çovuşoğulları.
Biz ümmetin bu derdiyle uğraşırken sanmayasın ki bizimle de uğraşmıyorlar!
Daha dün bir Kuytul hilkat garibesi sürdüler piyasaya ki, zalime direnecek gücümüz kalmasın diye…
Kur’an Allah’ın kelamı olamaz diye birini peydah ettiler ki zalimle mücadelede dayanak kalmasın diye…
Mirac’a karşı çıkarlar ki, Mescid-i Aksa’yı sıradanlaştıralım diye.
İbadetten uzak gençlik yetiştiriliyor ki ruhunda kutsala yer kalmasın diye.
Ehli sünnet inancı tahfife alınıyor ki hadise dayalı kıyamet alametleri tiye alınsın, deccaliyet nedir, mehdilik nasıl olacak, Yahudilerin son çırpınışının Müslümanların elinden nasıl gerçekleşeceğine dair tüm gerçekler kaşsısında bigane bir nesil yetişsin diye…
Velhasıl, bizi biz yapan ne kadar irfani değer ve İslam coğrafyasının parçalanmasına yol açacak ne kadar hainlik varsa gücümüzü zayıflatmak adına tüm şeytani hileler sergilenmektedir.
O yüzden güçlü bir Türkiye istemiyorlar. FETÖ ile PKK ile ve daha ne kadar fitne kaynaği varsa başımıza bunlar, bu yüzden bela edilmektedir.
Bilemedikleri, Rabbim nurunu tamamlayacak olmasıdır.
Yeni Dünya Düzeni, Müslümanların hüküm süreceği Yeni İslami Düzen olacaktır. Çünkü bunu da Peygamberimiz (sav) bildirmektedir.
Biz, içinde güç ve güce dayalı haksızlıkların yaşanacağı zaferlerin değil içinde hak ve hakkaniyetin yer aldığı, adalete sevk eden seferin erleriyiz.
Çünkü Haçlı mücadelesi hala devam etmektedir. Bugün de ülkemizde ve coğrafyamızda o haçlı ruhunu kaybetmeden ve asrımıza uygun şekilde saldırılarına devam eden Batı dünyasına karşılık, Ayasofya’nın esaret zincirlerini kırdığımız şu ikinci seferimiz sanadır ey Mescid-i Aksa ve sanadır ey gözümüzün nuru güzel Kabemiz...