Tarafı belli olmayanın bertaraf olması an meselesidir. Bertaraf olmamak için savunma değil taarruz gerekir. Bunun için İbrahim'e atıldığı ateşi söndürmek için taşıdığı bir damla su da olsa tarafı belli olsun diye yola çıkan karınca misali biz de ahitleştik ve çıktık Ankara'nın en yüksek yerine; zalimler sesimizi duysun diye...

Memur-Sen Konfederasyonu çatısı altında  Eğitim-Bir-Sen'in tertibiyle Hak davanın mümesilleri olarak, müminler ancak kardeştir düsturu gereği, haksızlık karşısında susmayacağımızı beyanla iman dolu yürek gibi serhadler halinde, tek dişi kalmış Batı canavarlığını tüm dünyaya haykırmak için bugün Ankara'da İsrail'i tel'in ve zulmüne dur demek adına  Birleşmiş Milletler binası önünde tek vücut, tek yürek ve tek sesle bir araya geldik.

Eğitimcilerdik bugün bir araya gelenimiz. Dün İstanbul'du bizi bir araya getiren bugün Ankara. Susmayacak asla mazlumdan yana olan sesimiz. Haykıracağız dünyanın arlanmaz yüzüne mezalimini.

Eğitimcilerdik bugün meydanlarda, ölen çocuklar, yaralanan ciğerpareler için. Çünkü her çocuk biz öğretmenlerin yüreğinde yanan bir meşale, bahçemizin gülü, ciğerimizin bir paresidir; canımızdır her çocuk; evladımız gibi hayatımızın gayesi, geleceğimizin teminatıdır. Mesleğin kutsallığına hayat verendir her çocuk. Her çocuk İslam fıtratında doğar itikadımızca; o sebeple herbiri rengi, ırkı ne olursa olsun bahçemizde bir çiçek, karanlığı yaran birer ışık hüzmesi, yaşamanın can suyudur.

Dün eğitime başlaya Filistin'in, bugün ne çocukları ortada var ne de okulları. Virane olmuş evlerinin duvarları altında hunharca katledilen binlerce çocuktan geriye kalan, kopmuş bir kaç el ve ayak, kol ile bacak ve bir de parçalanmış o kocaman hayalleri olan ufacık yürekleri. Ciğerleri yakan yüzlerce yanan beden. Batının bu manzarayı ifadesi ise "Filistinli ölen bir iki çocuk" diye kayıtlara geçen küstahlığı zahir bir kaç kuru kelam.

Ocağın sönsün ey kahrolası İstail ve destekçisi alçak Batı. Hayvandan da aşağısın der sana emri ilahi. Sen insanı hayvanımsı görürken bak Rabbim sana nasıl da esfeli safilin diyor.

Biz bir karıncayı ezemezken sen masum bebekleri lime lime doğruyorsun. Kansızsın sen. cibilliyetsizlikte sını tanımazsın sen.

Nedir kinin insanlığa?

Lanetliyorum sizi ey İsrail, ey bunlara alkış tutan alçak eller, düşün insanlığın yakasından...

Ey İsrail!

Bilirim ki küfür tek millettir.

Bilirim ki müslümana karşı kinin pek büyüktür.

Bilirim ki mesele ümmet olunca leş kargalarından daha betersin

Bilirim ki tapışın dünyayadır.

Hiç mi evlat acısı çekmedin?

Merhamet duygusunu hiç mi tatmadın?

İnsanı insan yapan değerlerin hiç mi olmadı?

Ey İsrail nedir kinin insanlığa?

İnsanlık adına utanırız senden hayvana karşı. Ağaçla taşa karşı. Toprakla sudan haya ederim sen aklıma geldikçe. Esen rüzgardan kaçarım, istemem yıldızlar altında dolaşmayı; çünkü arlanıyorum bana şeklen benzediğin için.

Günde beş defa kıldığım namazda okuduğum fatihalarda dalaletini anarım, senin gibi olmayayım diye. Rabbimin laneti çünkü senin üzerine.

Zulmün karşısında susmak dilsiz şeytanlıktır. Bu sebeple alçaklığına haykırmak farz bize; bir ibadettir sana karşı saf tutmak ve direnmek.

Çocuklar uyurken susulur, öldürülürken değil. Artık susmayacağız, bitti ninnileri çünkü çocukların, öldükleri için.

Jean Paul Sartre ne demişti: "Savaşta ölen bi' tek çocuk karşısında benim bütün kitaplarımın ne değeri var? " Çocuk nasıl inansın kitaptaki süslü cümlelere. Anlatın demokrasiye, insan haklarına. Yalancı demiyecek mi bu yazanlara, bunu ders olarak okutanlara. 

Önce insan sonra öğretmen olarak utanıyor ve iğreniyorum senden ey kahrolası İsrail.

Bombaların yakarak öldürdüğü kendisi gibi binlerce çocuğu gören yaralı Filistinli çocuk "ölsek de zafer bizim olacak" diyorsa sonun yakındır ey kahrolası İsrail.

Filistinli anne saçını taramaya kıyamazken yavrusunun parçalanmış bedenine sarıldığı halde şuuru yerinde ve dimdik ayaktaysa sonun yakındır ey kahrolası İsrail.

Herşeyini kaybetmiş Filistinli baba gözünü kırpmadan senden yana kin ve nefret dolu gözlerle bakıyorsa sonun yakındır ey kahrolası İsrail.

Sana arka çıkanların da sonu yakındır.

Batısınız, batılsınız ve hak karşısında her daim zelilsiniz. Tarih bunun örnekleriyle dopdolu. 

Bu coğrafyada nice Haçlıları yok eden bizler çektik mi kılıçları maviden kızıla yol olur. Kızılelma hedef olur. Sonra SİHA ve İHA oluruz da Ebabiller gibi siz Ebrehelere dünya dar olur. Bu Siyonmuş, ABD imiş, AB imiş velhasıl ne zıkkım olursanız olun batıl olan varlığınız Hak karşısında yok olmaya mahkum olur.

Düşünün bir soy ki kendilerinden ne peygamberler çıkar; ve bir soy ki yine kendilerinden ne şeytanlar çıkar...

Ey İsrail, ey Siyonizm,  siz Yahudiler ne fena bir kavimsiniz ki tek amacınız Allah'ın diniyle savaş olmuş. Şeytanın askeri olmuşsunuz adeta.

Dünyayı kendinizden başkasına dar edip onu cehenneme çeviren sizler böylece ahiretteki cehenneminizi de hazırlıyorsunuz.

Biz mümin kulların imanına zarar vermeseydi Rabbim, dünyayı siz kafir kullarına cennet eder bize de yoksulluğu yaşatırdı.

Siz zavallılar dünya elinize geçirdikçe her şeyi ondan ibaret sanıp ilahlık tasladınız. Kendinizden gayrısının canına okudunuz. Tarihte hep yaktınız, yıktınız da her yeri cehenneme çevirdiniz; yine de yüreğiniz soğumadı tüm ettiklerinize rağmen. Herkesi kendinşze köle, dünyayı kendinizin hakkı gördünüz. Acımadan ezdiniz.. Nemrutlar gibi, Firavunlar gibi...Dün Babil ve Mısırdı bugün Filistin topraklarında Gazze.

Her zalimin bir sonun olduğunu göreceksiniz ey kahrolası İsrail.

Çünkü şeytanlar yenilmeye mahkumdur.

Peygamberlere tabi hak erenleri galip gelecektir. Dün "one munit" dedi de şapşal şapşal baktınız. "Dünya beşten büyüktür" dedi afalladınız. Ezberleri bozan o ses bugün Hamas bir cihad gurubudur diyor ve helakınızı haykırıyor.

Siz kafirler istemeseniz de Allah nurunu tamamlayacaktır.

Siz Yahudiler, boşuna  Rabbimin gazabına uğrayan küstah bir kavim olmadınız.

Elbette sonunuz gelecektir.

Bak bugün Birleşmiş Milletlere hesap sorduk. Haykırdık hayasızlığı yüzlerine.

Dün Ayasofya'yı açanlar bugün Kudüs'e yol arıyor. 

Bir gece ansızın geliriz; yüz gemiyi boşuna geçirmedik boğazlardan, gök yüzünden süzülen uçaklar eşliğinde. 

Kadın, yaşlı ve çocuk demeden gerçekleştirdiğiniz sivil katliamının hesabını biz soracağız ey kahrolası İsrail.

Mustafa Salim
31 Ekim, 2023, Ankara