İBRAHİM DEMİRKAN demirkanibrahim@gmail.com

İNTERNETTE ‘ÖRGÜTLENME

17 Ekim 2017 Salı 20:28

İnternetin mi insanları insanların mı interneti kullandığı tartışma konusu olabilir ama görünen o ki hayatı biçimlendirmenin ilk adreslerinden birisi internet ağlarıdır. Bireylerin ve toplulukların başta eğlence olmak üzere siyasi, ekonomik ve ideolojik amaçlı değişik platformlarda toplandığı bu dünyayı ağ toplumu olarak isimlendiriyoruz.

Artık bu ağ toplumunda yeni bir iletişim biçiminin aynı zamanda yeni bir diline de şahit oluyoruz. Bilgisayar ve internetin doğasından kaynaklanan dil ‘yeni medya’ ‘sosyal medya’ gibi kavramlarla ifade ediliyor. ‘Sanal cemaatler’ gibi eskiyle yeniyi mezcettiren tabirleri kültür dağarcığımıza hediye ediyor ve en önemlisi emeğin, ticaretin  değişen yapısı karşısında ortaya çıkan haksızlıklarla mücadelede eski örgütlenme biçimlerinden farklı yeni örgütlenme biçimlerini de ortaya çıkartıyor.

İnternette sosyal medya vasıtasıyla yapılan eylemlere de rastlıyoruz. Siyasetçilerin ya da örgütlü güçlerin tweeter mitinglerinden tutun facebooktaki çevrimiçi eylemlere kadar sanal alemde sağlamak istedikleri sayısal üstünlük meydanlara kalabalıkları toplamak kadar önemli bir hale gelmiş bulunmaktadır.  Konuyla ilgili  ‘AĞ TOPLUMUNDA ÖRGÜTLENME: FACEBOOK’TA ÇEVRİMİÇİ TEKEL EYLEMİ’ başlıklı bir çalışmada ‘Ağlara dayalı ve ağlar yoluyla işleyen bir toplumun yine ağlar üzerinde örgütlenmesi ise kaçınılmaz olacaktır.’ (Sh 200) denildikten sonra facebooktaki örgütlenme şekilleri şöyle sıralanmaktadır; ‘Facebook’taki örgütlenme türleri şu şekilde tespit edilmiştir (Toprak vd., 2009: 204-237): Siyasal örgütlenmeler, ırkçılık ve nefret söylemini yayan örgütlenmeler, dini örgütlenmeler, sendikal örgütlenmeler, çeşitli nedenlerle Facebook hesaplarını hacklemek için kurulan örgütlenmeler, sivil toplum örgütlenmeleri, kampanya içerikli örgütlenmeler. ‘  

‘CLİCK’AL ÖRGÜTLENME

Bilgisayar kullanırken farenin çıkarttığı ‘click’ sesinden mülhemen klikal örgütlenme dediğimiz yeni bir örgütlenme yapısından bahsedeceğiz. İnternetin özellikle sosyal  medya üzerinden ülkelerde rejimleri bile değiştirdiği düşünülürse bu konuda internetin örgütlenme üzerine etkisinden örnekleriyle bir kaç fikir serdeceğiz.

Türkiyede Gezi olayları dünyada ise ABD’de finans dünyasına öfkeyi yansıtan ‘Wall Street’i İşgal Et’ eylemi ve Mısırda askeri darbeye karşı Rabia direnişi gibi bir çok olayın örgütlenerek meydanlara taşınmasını sağlayan mecra internet olmuştur.

SMS,e-mail yada sosyal medya tabir edilen tweeter,facebook gibi platformlar aynı fikirde olan insanların bir araya gelmesini kolaylaştırarak eylemlerini hem sanalda hemde reelde gerçekleştirmelerine vesile olmuştur.

Sendikaların yeni iletişim teknolojilerini örgütlenme faaliyetlerinde etkili bir araç olarak kullandıklarının örnekleri artmaktadır. Örneğin Petrol-İş Sendikası Bursa örgütlenme sorumlusu yeni işçiler ile bağ kurmak için interneti araç olarak kullandıklarını şöyle anlatmaktadır:

İnegöl’de bir fabrikayı örgütlemek için belki bazılarının karşı olduğu facebooku kullandık. Çünkü orada çalışanlarla bir türlü bağlantı kuramıyorduk. Facebook üzerinden bir sayfa oluşturduk ve burada çalışan arkadaşların ismini belirleyip onlara davet gönderdik, bu sayfaya üye olun diye. Olumlu yanıtlar aldık… Şimdi orada yani 183 kişilik işyerinde 112 kişiyi üye yaptık ve yetki için müracaat ettik. İki hafta gibi kısa bir sürede gerekli çoğunluğu bu sayede yakaladık diyebilirim. (6)

Küreselleşmeyle birlikte gelen büyük sermayenin tüm dünyayı kuşatırken ‘Allah dağına göre kar verir misali’ örgütlü güçlerinde tüm dünyayı saran bir ağdan faydalanarak haksızlıklara karşı koyduğunu görüyoruz. Uluslararası sermayeye karşı uluslararası dayanışmayı sergileyen Labourstart bu konuda önemli bir örnektir. http://www.labourstart.org adresinde Türkçe dahil bir çok dilde hizmet veren site  ‘Sendikacıların Internette Güne Başladıkları Yer.’sloganıyla hizmet vermektedir.

Bu haber ve eylem portali üzerinden haksızlığa uğrayan çalışanlar şirketin bulunduğu yada yöneticilerinin bağlı olduğu ülkelere online aktivizm gerçekleştirerek  baskı yapabilmektedirler. Zaten örgütlenmede uluslararası yapılanmalara üyelik ve başkanlık yapmak ulusal ölçekli her örgütlenmenin başvurması gereken bir paltform olmuştur  çünkü küresel rekabette küresel güçlere yine küresel örgütlenmelerle karşı konulabilecektir.

BİREYSELLİĞİN ÖNLENEMEYEN ÖRGÜTLENME ARZUSU

Konuyla ilgili yaptığım araştırmada en çok merak ettiğim dünyanın en güçlü sendikası olarak lanse edilen Meksika’da öğretmenlerin örgütlendiği  1,5 milyon üyesi olan Snte Nacional   (Eğitim Emekçileri Ulusal Birliği) ‘nin internet kullanımı oldu. Sendikanın eski genel başkanı  ve Meksika'nın en güçlü kadını olarak bilinen sendika lideri Elba Esther Gordillo, yolsuzluk suçlamalarıyla tutuklanmıştı. Maestro lakaplı Gordillo ‘nun Latin Amerika’nın en büyük sendikası SNTE'yi  bir blok halinde tek bir partiye yönlendirme becerisini sergilediği için ülke siyasetinde büyük bir etkisi olduğu söyleniyordu.

Sendikanın reel alemdeki bu gücüne rağmen sanal alemdeki performansı ise şaşırtıcı derecede zayıf. İnternet sitelerinin reyting ölçümünde az da olsa bir fikir verebilen alexada sendikanın resmi sitesi snte.org.mx’ın Meksika içinde  5 bin 457. sırada olması reel alemdeki gücüyle ters bir tablo sunuyor. En azından bu kadar üye sayısıyla ilk 1000’e girmeliydi. Yine sosyal medyada sendikanın resmi tweeter izleyici sayısı 3 bin 618 iken facebookdaki beğeni sayısı ise 11 bin 744 kişi ile yine üye sayısına göre çok düşük gözüküyor. Bkz. https://www.facebook.com/SNTE.OFICIAL?ref=hl (Bu rakamlar 21.03.2014 tarihine aittir)

İnsanlar için artık çok kolay ve ucuz yollu tepki vermenin ilk durağı internet ve sosyal medya oldu. Tepkisinden sonuç elde etmese de pahalı bir yola başvurmadığı için bir nevi bedava başarısızlık yani. Bu medyanın en önemli özelliği interaktif yani katılımcı yönünün olması. İnsanlar artık medyada tüketici değil üretici ve paylaşımcı olmak istiyor. Çok riskli durumlarda kimliğini saklanarak örgütlenebilme ve fikrini beyan edebilme şansı verdiği içinde ilk tercih edilen risksiz bir eylem alanı.

Halkın sesine kulak verme devri bitmiş ses veren halkın mecburen duyulan bu sesini yönlendirme ve cevaplama dönemi başlamış bulunmaktadır. Bu yüzden internette örgütlenme sadece yönetilenlerin değil yönetenlerinde ihtiyaç duyduğu  yeni bir güç olarak hayatımızın vazgeçilmezleri arasına girmiş bulunmaktadır.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #