Savaşların dahi sanal ortamlarda yapıldığı, siber suçların ve suçluların kol gezdiği, bir zaman dilimini teneffüs etmekteyiz. Ne oldu, nasıl oldu demeye kalmadan da bu sanal sarmal içerisine toplum olarak yuvarlanmış durumdayız. Ve bu ortamda en çok çocuklarımız ve gençlerimiz zarar görmektedir.

Bilişim Teknolojilerinin ve İnternetin Bilinçli ve Güvenli Kullanımı Kursu başlığı altında öğretmenlere kurs verildiği bilgisine sahip olmuş durumdayım. Edindiğim bilgiler ışığında konuyu toparlamaya çalışayım.

Çeşitli başlıklar altında hazırlanmış olan kurs, içerik olarak güzel ancak ulaşım açısından çok yetersiz. Kurs, eğitimciler açısından mecburi değil. Bizim insanımız da mecbur kalmadığı şeylere malumdur ki çok hevesli değil. Kurs, isteyip tercih eden eğitimcilere veriliyor.  Dolayısıyla da sınırlı sayıdaki kişiye ulaşılmış olunuyor. Örneğin 100 küsur öğretmen 8-10 idareci ve 1300 civarında öğrencisi olan bir eğitim kurumunda hasbel kader bu kursu tercih edip, eğitimini tamamlayan bir öğretmen, kursta sürekli olarak telkin edilen öğrencilerinizi bu konuda, şu konuda bilgilendirin şeklindeki uyarılara ne ölçüde ve yeterlikte cevap verebilecek? Kalabalıklar arasında tek başına kaldığına göre kaç bireye ulaşabilecek?

İçeriği oldukça güzel hazırlanmış bu kurs ve internet dünyasıyla haşır neşir olanlar için önemli bilgiler içeren bu tarz eğitimlerin geniş kitlelere ulaşması elzemdir.

Bu iş isteğe bırakılmamalıdır. Öğretmenler bu kursu almak konusunda mecbur tutulmalıdır. Çok daha önemlisi ise öğrencilere bire bir bu tarz eğitimler verilmelidir. Fatih projesi kapsamında dağıtılan tabletlerde yer almayan güvenli internet programı nedeniyle öğrencinin ulaşamadığı bir site neredeyse yok. Elinde bu aracı tutan öğrenci, her türlü siteyi ziyaret edebilmekte iken, gönüllü bir eğitimciye verilen bir kurs neticesinde nasıl ve ne oranda bir bilinç elde edilmesi planlanıyor acaba?

Öncelikle öğrenci tabletlerine güvenli internet programı konulmalıdır. İnterneti bilinçli kullanma konusunda öğrenci bir eğitimden geçirilmelidir. Mesela tabletini eline alan öğrenci daha onu açmadan böylesi bir eğitimle muhatap olmak mecburiyetinde bırakılabilir ve bu eğitimi tamamlamadan da tabletini kullanma hakkını elde etmeyebilir, tableti açılmayabilir. Böylece ister istemez, öğrenci bir bilinç edinmiş olur ve daha fazla insan kitlesi eğitilmiş olur.
Daha önceden tabletini almış olan öğrenciler de idare aracılığıyla böylesi bir kursa alınabilir. Hükümet programına acilen alınıp, televizyonların en çok izlendiği zaman dilimlerinde kamu spotu olarak yayınlanmak suretiyle ebeveynler de eğitime alınabilir. Böylece eğitimin tüm sacayağına ulaşılacak, toplum eğitimine dönüşmüş olacaktır.

İçeriği güzel olan bu ve benzeri çalışmaların keyfe terk edilmemesi gerekir. Gelecek teminatı olan gençlerin daha fazla bilinçlendirilmesi gerekir. Bu da keyfi uygulamalarla olacak iş değildir. Zira onları, daha iyi bir eğitim adına kendi ellerimizle terk ettiğimiz bu sanal dünya sandığımızdan çok daha tehlikelidir. Yapılabilecek olanlar ise tez elden yapılmalıdır.